Soğuk kış günlerinin sona ermesiyle birlikte, pek çok kişi güneşli ve sıcak günlerin gelmesiyle birlikte yorgunluk, bitkinlik ve neşesizlik hissine kapılabilir. Diyetisyen Hande Selin Ok, bu durumu “Bahar yorgunluğu” olarak tanımlayarak buna karşı bir “beslenme formülü” önerdi. Ok, “Şeker ve tatlı tüketimini azaltın, yerine günde 2-3 porsiyon taze ve kuru meyve ekleyin, bol miktarda sıvı alımına özen gösterin. Sofranızda baharı yaşayın” şeklinde tavsiyelerde bulundu.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Selin Ok, cemrelerin düşmesiyle doğanın uyanışa geçtiğini, ancak bu mevsim geçişinde birçok kişinin daha neşeli ve enerjik olmaktan öte kendilerini zayıf hissettiklerini ifade etti. Ok, pek çok kişinin mevsim dönüşlerinde hissedebileceği olumsuz ruhsal ve bedensel semptomların “bahar yorgunluğu” olarak adlandırıldığını belirtti. Bitkinlik, yorgunluk, güçsüzlük ve isteksizlik gibi bahar yorgunluğu belirtilerinin beslenme alışkanlıklarından kaynaklanabileceğine dikkat çekti. Ok, “Beslenme şekliniz, kendinizi yorgun hissetmenize neden olabilir” diyerek, bu hataları şu şekilde sıraladı:

Yetersiz kalori ve protein alımı, yetersiz sıvı alımı, uyku kalitesini etkileyebilecek kafein içeriği yüksek (kahve, yeşil çay vs.) içeceklerin fazla ve yatmaya yakın saatte tüketilmesi, magnezyum içeren muz, avokado, yeşil yapraklı sebzeler, badem, kabak çekirdeği gibi besinlerin yetersiz tüketimi enerji metabolizmasında görevli B grubu vitaminlerin (tam tahıllar) yetersiz alımı, fazla alkol kullanımı, D vitamini düşüklüğü¨ ile halsizlik, baş¸-vücut ağrısı, sersemlik, kalitesiz uyku gibi semptomlar tetiklenebilir ve sürekli yorgunluğa sebep olabilir.”

BESLENMENİZDE BUNLARA DİKKAT EDİN

Beslenmede yapılan hatalardan sonra Ok, “Sofranıza bahar gelsin” diyerek şu önerilerde bulundu:

Şeker ve şekerli yiyecekleri azaltın, günde 2-3 porsiyonu geçmeyecek şekilde taze ve kuru meyveleri koyun, C vitamini alımını arttırın, çayınızı, suyunuzu limonlu için, günde bir küçük kase çilek tüketin, sebze ve meyve tüketiminiz günde 4-5 porsiyon olsun. 2 porsiyon meyve, 3 porsiyon sebze yemeye gayret edin, C vitamini yüksek sebze, meyve tercih edin (bu kendinizi daha enerjik hissetmenizi sağlayacaktır.), haftada iki kez balık tüketerek, omega 3 alımını artırın, (bu fiziksel ve ruhsal yorgunluğa iyi gelecektir.), beyaz undan uzak durun, tam tahıllı ekmek, yulaf, bulgur, esmer pirinç, karabuğday, kepekli makarna, kurubaklagiller tüketin, rahatlamak, sakinleşmek için rezene, melisa çayı, kaliteli uyku için öncesinde papatya çayı için, (Yeşil çay içerek metabolizmanızı hızlandırmaya çalışın.), Dünya Sağlık Örgütü haftada 150 dakika yürüyüşün kronik hastalık ve depresyon riskini azalttığını bildiriyor. (sık sık yürüyün.), güne enerjik, istekli başlamak için gece 11.00 gibi yatın ve 7-8 saat uyuyun, bağırsak sağlığınıza önem verin, kabızlık yaşıyorsanız bu sorunu çözün, bol sıvı almaya çalışın, (bol su içmek vücuttaki ödemi azaltır.), beslenme listenizde yağlı tohumlar yer alsın, (fındık, badem, ceviz, kabak çekirdeği gibi çiğ tohumlar enerji verir, ayrıca çok iyi birer magnezyum, kalsiyum, E vitamini, çinko kaynağı olduğu için kan şekerini dengeler, bağışıklığın güçlenmesine yardımcı olur.), paketlenmiş, hazır ürünler tüketmeyin, sumak, zerdeçal, tarçın gibi baharatları sofranızdan eksik etmeyin.

Kaynak : lirikhaber.com

yayınlanma saati : 18.35

Instagram

Twitter